17 Kasım 2008 Pazartesi

11 Kasım 2008 Salı

Haberler

Uzun zamandır blogumuzu ihmal ettim. Günler aylar nasıl geçiyor anlamıyorum. Nerdeyse 11 aylık oldun göz açıp kapayıncaya kadar geçti. 10,5 aylıkken kontrole gittik Dr.'a 9800 gr ve 76,5 cm olmuşsun gelişimin gayet iyi maşallah sana.

Emeklemiyorsun diye söylenirken bir başladın pir başladın pıtır pıtır heryeri geziyorsun 9.5 aylık olduğundan beri, bir haftadır tutunup kalkmayı ve tabi popo üstü düşmeyi öğrendin. Su damacanasına tutunup kalkmak en büyük zevkin ama su az kalınca o seni dayanamaz ki tatlışım ordan seni alınca kıyamet kopuyor ama yapacak bişey yok maalesef.

Artık hergün yeni bişey öğreniyosun cancanım. Babaya bir birrr alatıcaz, Kaan kaç tane diyince o minicik parmakla biir yapıyosun ya yiyesim geliyor o parmağı, alooo yapınca elini hemen kulağına götürüyosun, zaten yanında telefonla konuşmak ne mümkün illa senin kulağında duracak telefon. Gel gel, alkış, bye bye klasik hareketlerin. En son marifetin de çirkin ol deyince suratını bir çirkin yapıyorsun tam yemelik:)

Annecim seni bu aralar ihmal ettim ne foto çekebildim ne videoya kayıt ama inşallah yeni evimize geçince tüm arayı kapatıcam. Çektiğim üç beş fotoyu da en kısa zamanda ekliycem.

Seni çook seviyorum

24 Eylül 2008 Çarşamba

annemi uyutmuyorum










Bu aralar çok huysuzlaştın devamlı yanında olmamızı istiyorsun geceleri sıksık uyanıp memede uyumak istiyorsun, hepimiz çok yorulduk oğluşum ama sanırım 2. diş sebep oluyor bütün bunlara, çıksa da rahatlasan. Seni rahatlatamamak çok üzüyor insanı inşallah geçicek yakında pamuğum.

Bu sıkıntıların yanında güzel şeyler de var sen emekleme yolunda hızla ilerliyorsun, yatarken oturur duruma geçiyorsun park yatakta dizlerinin üstüne kalkıyorsun, müzik duyunca çok şeker dans ediyorsun ve muck diye öpücük yolluyorsun özellikle babana...Hergün yeni bişeyler öğrenmen çok güzel.

Şimdi önümüzde güzel bir bayram tatili var inşallah Antalya ve Ispartada güzel bir tatil yaparız, herkes dört gözle seni bekliyor.

15 Eylül 2008 Pazartesi

ilk dişimiz geldi

Oğluşum Cuma günü eve gittiğimde bir baktım ki altdaki dişin çıkmış meğer sesin de ondan kısıkmış tatlışım ilk dişimiz hayırlı olsun, sanırım devamı da geliyor ki haftasonunu iştahsız ve huzursuz geçirdin, inşallah onları rahat atlatırsın. Tam 8 ay 23 günlükken çıktı ilk dişimiz.

Bu arada bye bye yapmaya başladın çok şeker yapıyorsun yan yan ve evde kuşlu tabloyu çiçekli tabloyu sorunca onlara bakıp o yöne çırpınmaya başladın. Baba nerde, nezahat abla nerde deyince onlara bakıyorsun.

10 Eylül 2008 Çarşamba

el çırpıyorum


Oğluşum Pazar gününden beri sesin kısık, çok fena oluyorum sesini duydukça ama hala düzelme yok neyse ki neşen yerinde. Dün akşamüstü kendi kendine el çırpmaya başladın alkışş deyince alkış yapıyorsun, bir de eline kumandayı verince tv'ye döndürüp orasına burasına basıyosun... zap yapmayı da bilirmiş :)
Ama iş emeklemeye gelince bir tembelsin ki sorma yere koyunca geri geri gelip koltuğun altına giriyosun hala dizlerinin üstünde ilerlemiyorsun, napalım belki de emeklemeden yürür benim oğluşum.
Geçen hafta arkadaşlarla yemeğe gittik yine kucak kucak gezdin ama tembel anne pek fazla foto çekmemiş.



20 Ağustos 2008 Çarşamba

8 aylık olddduuuuk

Yaşasın oğluşum benim 8 aylık oldun. Seni çok seviyorum nice aylara prensim benim. Bir haftadır yatakta kendin uyumayı öğrendin bu da beni çoook mutlu ediyor, inşallaaah böyler devam eder bebeğimm. Nice Aylara!!

12 Ağustos 2008 Salı

7,5 aylık oldun

Aşkım benim 7,5 aylık oldun artık.

Bu aralar yüzüstü uyumaya başladın. Ama her zamanki gibi (3 aylık olduğundan beri) Ali Baba'nın Çiftliği eşliğinde uyuyorsun. Bu şarkı senin favorin duyunca ağlamayı kesiyorsun, bizim ninnimiz de bu:)

Gece ağladığında seni yatakta ellerinin üstünde emekleme pozisyonunda buluyorum, ilerlemeye pek niyetli değilsin ama tembelim benim:)

En çok dede ve annananne demeyi seviyorsun sürekli tekrarlıyorsun ama en güzel sabah uyanında yumuşak bir ses tonuyla konuşuyorsun bayılıyorum uykumun arasında o sesleri duymaya.

Elinle çak, gel gel yapabiliyorsun. En güzeli heyecanlanınca ellerini sürekli bileklerinden oryantal yapar gibi kıvırarak çırpınıyorsun. Fış fış kayıkçı şarkısı söylenince kendiliğinden ileri geri hareket ediyorsun bazen sırayı şaşırıp bocalıyorsun:)

Ek gıdalarla aran iyi ama en çok milupanın hazır kavanoz gıdalarını seviyorsun meyve püresi özellikle löp löp yutmak hoş tabi.

Aynalar en sevdiğin arkadaşların onlara dokunmayı kendini orda görünce çığlıklar atmayı çok seviyorsun.

Ayakta durabiliyorsun elimizi bırakınca ancak birkaç saniye dayanabiliyorsun ondan sonra hooop yere.

11 Ağustos 2008 Pazartesi

Uyuyan pamuk


Yorucu bir haftasonunun ardından yorgun düşüp uyudun. Pamukum!!

Ayça'nın doğum günü









Cumartesi günü (9 Ağustos) annenin yakın iş arkadaşı Arzu teyzenin kızı Ayça'nın doğum günündeydin. Oldukça uykusuz olduğun için sakin sakin oturdun oyuncak oynadın, her zamanki gibi kucak kucak gezdin. Ancak bu sakinliğin Ayça ve Eda çığlık atmaya başlayınca yerini onların sesleriyle yarışan çığlıklarına bıraktı. Hemen ben erkekim savulun mesajını verdin yani:)

İstanbul dvm.












Ahmet dayının kızları Tuğçe, Ece, dede, Ömer dayı ve oğlu Ege.

İstanbul


31 Temmuz'da Müge teyzen, annenin hem kuzeni hem de en yakın ünversite arkadaşlarından biri çok güzel bir düğünle evlendi. Artık bir de İtalyan enişten var:) Şeker oğlum da düğüne giyindi süslendi gitti ve açık havada annanenin yanında uyudu, anne baba da arkadaşlarıyla beraber eski okul günlerini anarak nostaljik ve eğlenceli bir akşam geçirdi.
Genel olarak İstanbul seyahatimiz güzel geçti, Ankara'dan sonra özlenen deniz havası hepimize iyi geldi. Zaten gezerken yemek yemeyi ve uyumayı sevdiğin için benim için de daha az yorucuydu günler. Düğün için Antalya'dan gelen akrabalar da olunca şenlikli bir seyahat oldu. Senin favori adamın her zamanki gibi Deden, onu görünce çırpınmaya başlıyorsun. Ne de olsa kucakta seni her istediğin yere götürüyor, bir dediğini iki etmiyor...


4 Ağustos 2008 Pazartesi

ooohh serin serin




Roma'lım benim!

26-27 Temmuz











Dayın İstanbul'dan sırf seni görmek için geldi o kadar özlemiş ki seni bütün gün hep o ilgilendi seninle. Beraber ODTÜ'ye kahvaltı etmeye gittik keyfine diyecek yoktu, her zmanki arabanda bacaklarını açıp keyifli keyifli yatman etraftaki insanların ilgisini çekti. Açık havada mamalarını da güzelce yedin, anneni üzmedin. İşte annane,dede, dayı ile geçen güzel bir haftasonundan kareler...

25 Temmuz 2008 Cuma

serinleme seansı






Dr'umuzun tavsiyesi üzerine hergün sıcak suya oturuyosun, bir dahaki kontrolde erken sünnet olup olmaman konusunda karar vericek. Sen bu seanslara bayılıyosun lavabonun etrafında ne varsa ellemek için sürekli uzanıyosun. Yerim senin butlarını ben:)

kayısı yemece


sarı şekerim baby feeder'a kayısı koyuyorum emmen için ama her şeyi ağzına götüren sen anlamış gibi bu fileyi emmek yerine elinde sallayıp duruyosun, yeni bir oyuncak sana...